Ramazan ayı gelince klâsik tatlar ve sofralar öne çıkar. Her yıl olduğu üzere bu yıl da Ramazan ayı için ihtimamla hazırlanan Şekerci Cafer Erol, klâsik tatları çağdaş dokunuşlarla bir ortaya getirdiği tatlı koleksiyonu ile iftar sofralarınızı renklendiriyor.
Çikolatalı Hurma
Hurma, klasik olarak iftar sofralarının birinci lezzetidir. Şekerci Cafer Erol ustalarının ihtimamlı ellerinde çikolatayla kaplanan ve içi özel olarak doldurulan bu bedelli meyve, Ramazan ayının en tatlı başlangıcını sunuyor. Çikolata kaplı ve dolgulu hurmalar, hurmanın kendine has lezzetini çağdaş ve cezbedici bir yorumla zenginleştiriyor.
Geleneksel Güllaç
Klâsik lezzetiyle güllaç, Ramazan sofralarının olmazsa olmazıdır. Sütle yumuşatılan incecik yapraklarının hafifliği, gül suyunun güzel kokusu ve nar tanelerinin şık dokunuşuyla birleşerek iftar sofralarını adeta bir ziyafete dönüştürüyor. Güllaç, kat kat işlenen sabrın ve ustalığın en hoş temsilidir.
Baklava ve Başka Klâsik Tatlar
Kat kat işlenen sabır ve hünerin sembolü olan baklava, iftar sofralarının her vakit baş tacıdır. Tel tel işlenen kadayıfın altın rengi ve şöbiyetin ceviz ve kaymakla buluşan eşsiz ahengi, yüzlerce yıllık bir lezzet öyküsünü anlatır.
Osmanlı Şerbetleri
Osmanlı’dan günümüze kadar ulaşan rengarenk şerbetler, iftar sofralarında susuzluğu giderirken geçmişin zarafetini de hatırlatır. Limonata, demirhindi ve gül şerbeti üzere doğal içeriklerle hazırlanan bu ferahlatıcı içecekler, iftar sofralarının vazgeçilmezlerindendir.
Ramazan ayını özel kılan yalnızca lezzetli tatlar değil, birebir vakitte bu tatların ruhumuzda bıraktığı derin izlerdir. Şekerci Cafer Erol, yüzlerce yıldır bu hoş izleri yaşatmaya devam ediyor.
Kaynak : GastronomiTurkey



 
                                    

